«

»

Nov 17

IMPROVING METHODS OF PSYCHOSOCIAL RISKS ANTICIPATION IN EUROPE (E-IMPRO) Çalışma yaşamında Psikososyal Risklerin Belirlenmesi ve Kontrol Yöntemlerinin Geliştirilmesi

image

Çalışanların sağlığını en çok etkileyen etmenlerden birisinin çalışma ortamından kaynaklı psikososyal riskler olduğu kanıtlanmıştır. Bu nedenle psikososyal risklerden korunma ve bu konuda araştırmalar yapmanın öncelikli olduğu bilinmektedir. İşyerinde psikososyal riskler işin yapılış şeklinden, organizasyonel sorunlardan, bireylerin işe uygunluğu gibi kontrol edilebilir ve önlenebilir nitelikte faktörlerden kaynaklanmaktadır. Bu risklerden bazıları çalışanların iş yüküne karşılık gelen iş kontrollerinin düşük olması, kararlara katılım süreçlerindeki aksaklıklar, rol ve görevlerin tanımlanmamış olması ve belirsizliği, akran ya da ast/üst çalışanlar arasındaki çatışmalar, ödüllendirme politikalarının eksikliği, çalışma ortamından kaynaklanan sorunlar olarak bilinmektedir. Bu tür risklerin tamamı psikososyal riskler ya da iş stresi olarak tanımlanmaktadır.

Avrupa Çalışma Koşulları Araştırmaları’nda Avrupa’da çalışanların dörtte birinin iş stresine maruz kaldığı; bu oranın İskandinav ülkelerinde düşükken, Güney Avrupa ülkelerinde yüksek görüldüğü saptanmıştır. Bu araştırmalarda özellikle yüksek iş yükü, iş yoğunluğu, duygusal talepler, otonomi eksikliği, etik çatışmalar, zayıf sosyal ilişkiler yanı sıra, iş-görev güvencesizliği ve kötü iş-yaşam dengesi gibi Avrupa’daki psikososyal çalışma ortamı değişkenlerinin bozulduğu görülmüştür. Bu çalışmalarda işçi katılımının sağlanması ve çalışan sağlığı ve güvenliği temsilcilerinin sendikalar tarafından desteklenmesi ile iş koşullarının ve iş sağlığının geliştirilmesinde, özellikle de psikososyal risklerin önlenmesinde anahtar rol oynadığı kanıtlanmıştır.

Amaçlar

Bu proje işyerlerini katılımcı ve süreç-odaklı psikososyal korunma etkinlikleri konusunda bilgilenmek ve uzmanlık sağlamak amaçlı işbirliğine dayalı bir ağ oluşturma çabasıdır. Projenin hedefi, çalışan sağlığı, refahı ve haklarını geliştirmek ve işletmenin bu konudaki performansını artırmak için yaygın olarak kullanılabilecek kriterler ve başarılı modeller belirlemektir.

Proje üç Güney Avrupa ülkesi (Fransa, İtalya, İspanya) ve Türkiye odaklıdır. Güney Avrupa ülkeleri endüstriyel ilişkiler konusunda düzenleyici mekanizma olarak işçi işveren uzlaşmazlığının ayrıcalıklı önemi ve sosyal tarafların (sendikalar ve işveren örgütleri) ideolojik ve politize olmaları açısından pek çok benzerliğe sahiptir. Bu çalışmada İşveç daha katılımcı endüstriyel ilişkilere sahip olduğu için destekleyici ülke olarak yer alacaktır. Aynı şekilde Avrupa Sendikalar Enstitüsü’nün (European Trade Union Institute -ETUI) uzmanlığından yararlanılacak, proje süresince ve konferansların düzenlenmesinde destek alınacaktır. Bu ortaklık Avrupa Sendikalar Konfederasyonu’na (Eurepean Trade Union Confederation -ETUC) bağlı organizasyonların ilgisine dayanmaktadır ve işyerinde psikososyal riskler konusunda Avrupa sendika ağının iletişimini sağlamaya yöneliktir. Bu projede, kişilerle derinlemesine görüşme yapılarak psikososyal risk yönetiminin yürütücüleri ve çalışan temsiliyetinin katılımcı rolü incelenecek ve bu konudaki diğer Avrupa Birliği çalışmalarına tamamlayıcı olunması hedeflenmiştir. Ayrıca sağlık ve güvenlik stratejik alanında ve özellikle psikososyal risk etmenlerinden korunma etkinlikleri bağlamında endüstriyel ilişkilerin anlaşılması ve bilginin artırılması sağlanmış olacaktır. Bu proje işveren, çalışan ve temsilcilerinin iş stresini anlamaları ve bilinçlenmeleri için bir fırsat niteliğindedir.

Proje Katılımcıları

 1. ISTAS, İspanya

2. GREDS -EMCONET- Pompeu Fabra Üniversitesi, İspanya

3. Emergences, Fransa

4. IRES (Istitituto di Ricerche Economiche e Sociali) -CGIL, İtalya

5. INAIL, İtalya

6. Dokuz Eylul Üniversitesi, Türkiye

7. ETUI (European Trade Union Institute)

8. EU-OSHA

9. IF Metall, İsveç

 

*Proje ile ilgili ayrıntılı bilgiye aşağıdaki E-Impro simgesine tıklayarak ulaşabilirsiniz.

image